2 Ocak 2016 Cumartesi

Vital Bulgular - Kan Basıncı - Tansiyon



Arteriyel kan basıncı, kardiyak output ve periferik vasküler direnç arasındaki ilişkiye temellenir. Bu ilişki, şu formülle ifade edilebilir.

Kan Basıncı = Kardiyak Output X Periferik Vasküler Direnç

Formülden de anlaşılacağı gibi, kardiyak output ya da periferik vasküler direncin herhangi birisindeki artış, kan basıncını da artırır. Örneğin, kardiyak output'un artması arteriyel duvara karşı daha fazla kan pompalanmasına ve dolayısıyla kan basıncında artışa neden olur.

Organizmada kardiyak output'u ve periferik vasküler direnci etkileyen tüm faktörler aynı zamanda kan basıncını da etkilerler. Örneğin, kalbin pompalama gücü zayıfladığında, kardiyak output azalır ve kan basıncı düşer. Organizma bunu düzeltebilmek için periferik vasküler direnci artırmak amacıyla periferik arterlerde vazokonstriksiyon oluşturur. Vazokonstriksiyon ise vasküler direnci artırarak periferik arterlerdeki kanın kalp, beyin gibi yaşamsal organlara gönderilmesini sağlar. Bu organların kanlanmasını sağlayan büyük damarlarda kan miktarının artması sonucunda kan basıncı yükselir. Buna karşılık damarlarda dilatasyon olması, vasküler direnci, dolayısıyla da kan basıncını düşürür. Bu mekanizmaların gerçekleşmesinde çeşitli sinirsel ve hormonal faktörler de etkilidir. 

Vücutta dolaşan toplam kanın, yüzde olarak dağılımı; %84’ü sistemik dolaşımda ve bu miktarın da %64’ü venlerde, %13’ü arterlerde, %7’si arteriyol ve kapillerde, diğer %7’si kalpte, %9’u pulmoner damarlarda bulunur. Bu sebeptendir ki periferik direnç önemlidir. 

Bunların yanısıra dolaşımdaki kan hacmi de kan basıncını etkiler. Yetişkin bir bireyin kan hacmi ortalama 5000ml'dir. Kan hacmi arttığında damar duvarında yaratacağı basınç daha fazla olacağı için kan basıncı da artar. Dolaşımdaki kan hacmi kanama, dehidratasyon gibi nedenlerle azaldığında ise kan basıncı düşer .

Arteriyel kan basıncını etkileyen diğer bir durum kanın viskositesidir. Viskosite kanın yoğunluğunu gösterir. Kanın viskositesini kanda bulunan eritrosit oranı ya da hematokrit belirler. Kanın viskositesindeki artış, özellikle küçük kan damarlarında kanın akışını güçleştirir. Kanın akışının güçleşmesi ise arteriyel sistemde basınç yaratarak kan basıncını yükseltir. 

Diğer taraftan, arter duvarı normalde esnek bir yapıya sahiptir. Arterde basınç artınca damarın çapı da bu basınca uygun olarak genişler. Arterlerin genişleyebilme yeteneği, kan basıncının düzenli olarak sürdürülebilmesinde önemli bir etkendir. Ancak, arteriyoskleroz gibi bazı hastalıklar damar duvarının bu özelliğini kaybetmesine neden olurlar. Damarın elastikiyetinin azalması, içinden geçen kan akımına karşı gösterilen direnci artırır ve kan basıncı yükselir.



<<<Önceki   1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8   Sonraki>>> 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder