2 Ocak 2016 Cumartesi

Vital Bulgular - Ateş


Vücut Sıcaklığının Düşmesi (Hipotermi)

Vücut iç sıcaklığının normal değerin altında olmasına Hipotermi denir. Vücudun genel ve ilerleyici soğuması hipotermi ile sonuçlanır. Organizma, iç sıcaklığın birkaç derece düşmesine dayanabilir. Ancak kalp, akciğerler ve beyin gibi yaşamsal organların sıcaklığı 35°C'nin altına düşerse hipotermi belirtileri ortaya çıkar. Hipotermi belirtileri vücut iç sıcaklığı düştükçe şiddetlenir.

Hipotermi; hafif, orta ve şiddetli olmak üzere üç döneme ayrılır:

1. Hafif Hipotermi: Vücut iç sıcaklığı 35-32°C arasındadır. Yüzeyel sıcaklık düşüktür. Bireyde üşüme, titreme, ciltte soğukluk ve solukluk, koordinasyon kaybı, sakinleşme ve dalgınlık hali görülür. Kas işlevi azalır. Metabolizma hızı azalır. 

2. Orta Hipotermi: Vücut iç sıcaklığı 32-26°C arasındadır. 32°C'nin altında titreme durur. Zihinsel ve fiziksel aktivite yavaşlamıştır. Birey uykulu bir haldedir. Nabız yavaşlamıştır.

3. Şiddetli Hipotermi; Vücut iç sıcaklığı 26°C’nin altındadır. Nabız bradikardik, aritmik ve zayıftır. Solunum yavaşlamıştır. Mantık bozulmuştur. Birey koma halindedir. Vücut iç sıcaklığı 25°C'nin altına düştüğünde ise bilinç tamamen kapanır, kalp durması sonucu ölüm meydana gelir. 

Hipotermi aşırı ısı kaybı, yetersiz ısı üretimi ve hipotalamusun ısı kontrol yeteneğinin bozulması sonucu gelişir. Hipotermi, kişinin istenmedik bir biçimde uzun süre soğuğa maruz kalması sonucu olabileceği gibi tıbbi tedavide yapay olarak da geliştirilebilir. Yapay hipotermi kalp cerrahisinde, metabolizmayı yavaşlatarak oksijen gereksinimini azaltmak ve kalbi yavaşlatmak amacıyla kullanılan bir yöntemdir. Yapay hipotermi diğer bazı tıbbi girişimlerde de (örneğin; beyin ameliyatları) genel ya da yerel olarak kullanılabilir.


<<<Önceki   1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9   Sonraki>>> 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder