17 Ocak 2011 Pazartesi

Hipertansif Kriz #1 Giriş

Gecikilmemesi Gereken Hipertansif Durumlar

Kan basıncının belirgin olarak yükseldiği, ciddi belirti ve bulguların (nörolojik bulgular, bulantı kusma vb.) olmadığı ve ilerleyici hedef organ hasarının bulunmadığı durumlardır. Kan basıncının ani ve acil olarak düşürülmesine gerek yoktur ve böyle düşüşler yaşlı hastalarda beyin kan akımında bozulmaya ve bazı nörolojik bozukluklara neden olabilir. Bu gibi durumlarda tansiyonun düşürülmesi için dilaltı hipertansifler (örneğin dilaltı 25 mg. Captopril tablet) verilmelidir).

Semptomatik akut organ hasarı bulunan, kan basıncının genellikle parenteral ilaçlarla dakikalar içerisinde düşürülmesinin gerektiği durumlardır.

Diyastolik kan basıncı 140 mmHg nın üzerindedir.
Göz dibinde kanama vardır.
Nörolojik bulgular: başağrısı, konfüzyon, uykuya meyil, görme kaybı ve koma
Bulantı ve kusma görülebilir.
İdrar miktarı azalabilir ve böbrek yetmezliği görülebilir.

Hipertansif Acillerde Tedavi

Hipertansif acillerde hemen hastanın damar yolunun açılması ve mümkünse sık aralıklarla tansiyonun ölçülmesi gerekir. “Hedef” diyastolik kan basıncının ağır ağır 110 mmHg ya kadar düşürülmesidir. Eğer doku iskemi bulguları ortaya çıkıyorsa bu değere bile düşürülmez ve tedavi kesilir. Hipertansif acillerin tedavisinde en ciddi problemler kan basıncının aniden ve hızla düşürülmesinden kaynaklanmaktadır. Hipertansif acillerde dilaltı ilaçların kullanılması önerilmez.

Nitroprussid (Niprus) hipertansif acillerde en sık kullanılan ilaçtır. Işığa duyarlı olduğu için içine konduğu serum şişesi karbon kağıdı ile kaplanır. Dozu 0,25-10 mikrogram/kg/dakikadır. Etkisi hemen başlar. İlaç kesildikten sonra etkisi 1-2 dakika içinde kaybolur.


Hipertansif Kriz Ders Notu İndir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder